İkonik Logoların Hikayesi

, , , , , , , , ,

Bir markanın logosu, onun kimliğini güçlendiren ve hedef kitlesine hızlı ve etkili bir şekilde mesaj ileten en etkili araçlardan biridir. İşte günümüzde ikonlaşan markaların ve logolarının hikâyeleri ve tüketicilere verdikleri mesajlar:

Nike – “Swoosh”: Swoosh, hızı ve hareketi simgeliyor. 1971 yılında Grafik Tasarım öğrencisi Carolyn Davidson tarafından tasarlanan logo, başlangıçta birçok kişi tarafından basit ve sade bulundu. Ancak Davidson’u desteklemek amacıyla tasarımı kabul ettiler. Yıllar sonra tasarımın değeri arttı ve bu sefer kurucular, Davidson’a ödenen ücreti arttırıp teşekkür hediyeleri gönderdiler. “Just Do It” sloganıyla popülerliği artan Nike’ın zaman içinde logosu da önem kazanmıştır.

Apple – İkonik Elma: Steve Jobs 1981 yılında yaptığı bir basın toplantısında elmaları sevdiğini söyledi. Sonrasında Apple bünyesinde çalışan Ronald Wayne, logo tasarımında bu elmayı kullandı. Elmanın yarım olmasıyla ilgili birçok soru sorulmasına rağmen, bu sorular cevapsız bırakılmıştır. Apple’ın minimalist bir tasarım seçmesinin nedeni ise kullanıcı dostu olduklarını vurgulamaktır.

Coca-Cola – Spencerian El Yazısı: Coca Cola’nın logo tasarım hikayesi 19. yy’ın sonlarına kadar uzanır. Birçok deneme yapılmış, kimisi uzun ömürlü olmuş kimisinden ise birkaç aylık denemenin sonunda vazgeçilmiştir. Bugünkü hali ise o dönemin popüler ve en çok kurumsal yazışmalarda kullanılan Spencerian El Yazısı’ndan ilham alınmıştır. Bu yazı tipini seçmelerindeki amaç ise insanlarda sıcaklık, samimiyet gibi hisleri uyandırmaktı. Zaman içinde bu yazı tipi Coca Cola’nın marka kimliği ile bütünleşmiştir.

McDonald’s: McDonald’s’ın ilk logosu 1955 yılında altın sarısı renkte büyük M harfiydi. O dönemdeki tasarım günümüzdeki tasarıma göre daha minimalist bir tasarımdı. 1968 yılında ise M harfi bir kırmızı dairenin içine alındı. Bu, markanın dinamizmini vurgulamak amacıyla yapılan köklü bir değişim olmuştu. 1980 ve 2003 yıllarında tekrar farklı tasarımlar deneseler de, bunlar da kalıcı olmamıştı. Ancak 2003 yılında logo tasarımında kullandıkları “I’m lovin’ it” sloganı bir hayli dikkat çekmişti. Daha sonra bu da kalıcı olmayıp tekrar minimalist bir tasarıma geçildi. Logonun güncel hali tüketicilere sıcak, hızlı ve lezzetli yemekler mesajı vermektedir.

Bir marka logosu sadece tasarım değildir. Markanın hikâyesini ve değerini yansıtarak tüketicilere mesajlar verir. Bu şekilde marka ve tüketici etkileşim kurar ve aradaki bağ güçlenir.